Rusya'nın Ukrayna'ya Yaklaşımı: Askeri Sertlik ve Diplomatik Esneklik Aynı Anda

Amerikan Başkanı Donald Trump, görevine Moskova ile yakın bir duruşla başlamıştı, ancak Rusya'yı "kağıttan kaplan" olarak tanımladığı ve Ukrayna'nın sadece topraklarını geri almakla kalmayıp "belki daha ileri gidebileceğini" vurguladığı zaman yönünü belirgin bir şekilde değiştirmiş gibi görünüyor. Bu Amerikan söylemindeki değişim, Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov'un "Ukrayna'nın bir şeyleri geri alabileceği fikri bizim açımızdan yanlıştır" şeklindeki yanıtıyla karşılık buldu.
Bu açıklamaların arkasında önemli saha gerçekleri ortaya çıkıyor. Rusya, hala Ukrayna'nın yaklaşık %20'sini işgal ediyor ve Kiev'in NATO'ya katılma talebini sona erdirmesi ve dört Ukrayna bölgesinin ilhakını tanıması yönündeki taleplerinde ısrar ediyor. Öte yandan, Ukrayna bu şartları reddediyor ve barışı koruma amacıyla Avrupa güçlerinin konuşlandırılmasını talep ediyor.
Rusya'nın "ekonomik istikrar" konusundaki vurgularına rağmen, büyük askeri harcamaların Rus bütçesi üzerindeki etkileri görünmeye başladı; Maliye Bakanlığı, açığı kapatmak için katma değer vergisini artırmayı önerdi. Buna karşılık, Ukrayna, Rus enerji altyapısına saldırılarına devam ediyor ve bu durum Moskova üzerindeki ekonomik baskıları artırıyor.
Müzakerelerin bir çıkmaza girdiği görülüyor; Putin'in Zelenski ile bir görüşmeyi dışlaması ve Peskov'un Washington ile yakınlaşmanın sonuçlarının "neredeyse yok" olduğunu kabul etmesiyle birlikte. Aynı zamanda, Trump, tonunu değiştirmiş olmasına rağmen, krizi ele almak için henüz net bir strateji belirlemedi; sadece "herkese bol şans" dileğinde bulundu.
Son gelişmeler farklı tepkilere yol açtı; Almanya, Trump'ın yeni tutumunun Rusya üzerinde baskıyı artıracağı umudunu dile getirirken, Ukraynalılar bu ani değişimden temkinli olduklarını belirttiler ve Trump'ın önceki tutumlarındaki dalgalanmalara dikkat çektiler.
Ukrayna'daki çatışmanın yeni bir aşamaya girdiği anlaşılıyor; büyük güçler arasında açıklamaların sertliği artarken, sahada acılar devam ediyor ve çözüm için net bir ufuk görünmüyor. En büyük zorluk, bu açıklamaları Avrupa'daki en uzun savaşı sona erdirecek pratik eylemlere dönüştürmektir.