Suriye Yatırımları için Yeni Bir Vizyon: Yaptırımlar Sonrası Dönem

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun çalışmaları çerçevesinde gerçekleştirilen toplantıda, tüketim malları sektöründe "Procter & Gamble", enerji alanında "Chevron" ve ağır ekipman alanında uzmanlaşmış "Caterpillar" gibi dev şirketler yer aldı. Bu yoğun uluslararası şirket katılımı, Suriye pazarına olan uluslararası yatırımcıların ilgisinin, yaşanan zorluklara rağmen devam ettiğinin bir göstergesi.
Amerikan-Suriye İttifakı üyesi Dr. Samer Safadi'ye göre, bir buçuk saat süren toplantı, Suriye'deki yatırım fırsatları etrafında şekillendi ve enerji, altyapı ve finansal hizmetler sektörlerine özel bir vurgu yapıldı. Cumhurbaşkanı Şerif, Suriye'yi stratejik konumu, doğal kaynakları ve insan gücü ile "altın bir yatırım yeri" olarak sundu.
Bu dönüşümde dikkat çeken bir diğer nokta, uluslararası şirketlerle ortaklıklar üzerine kurulu açık bir ekonomi inşa etme vurgusu; bu, yardımlara veya uluslararası kredilere bağımlılığın yerine geçiyor. Bu yaklaşım, önceki ekonomik politikalardan bir kaymayı temsil ediyor ve yeni bir kalkınma modeline kapı açıyor.
Pratikte, ekonomik uzmanlar, yaptırımların kaldırılmasının gıda ve enerji sektörlerinde milyarlarca dolarlık yatırımların akışını sağlayacağını belirtiyor. "Procter & Gamble" ve "PepsiCo" gibi şirketler binlerce iş imkanı sunabilirken, enerji şirketleri 2030 yılına kadar petrol üretimini günde 300 bin varile çıkarabilir.
Turizm sektöründe, tarihi alanların geliştirilmesi yoluyla 1.5 milyar dolara kadar gelir bekleniyor. Altyapı alanında ise, uluslararası uzmanlaşmış şirketlerle ortaklıklar aracılığıyla yıllık %15'e kadar getiri sağlama potansiyeli olduğu tahmin ediliyor.
Bu iyimser beklentilere rağmen, zorluklar devam ediyor; özellikle de iyi yönetişim sistemlerinin gerekliliği ve faydaların Suriye toplumunun tüm bireylerine adil bir şekilde dağıtılmasını sağlama konusunda. Ayrıca, yaptırımların sürekli olarak kaldırılması, uzun vadede yatırımları çekmek için kritik bir faktör olmaya devam ediyor.
Bu gelişmeler, Suriye ekonomisinde yeni bir aşamanın başlangıcını temsil ediyor; Suriye, çatışmalarla yıpranmış bir ülkeden, uluslararası yatırımcıların ilgisini çeken umut verici bir pazara dönüşüyor. Bu süreçteki başarı, Suriye hükümetinin yatırım için uygun ortamı hazırlama, uluslararası toplumla güven inşa etme ve ekonomik büyümenin tüm Suriyelilere fayda sağlamasını garanti etme yeteneğine bağlı olacaktır.