Fransa'yı aylardır etkisi altına alan siyasi duraklamayı kırmayı amaçlayan bir adım olarak, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, dün pazar günü, yaklaşık bir ay önce atanan Başbakan Sébastien Le Cornu liderliğinde yeni bir hükümet kurduğunu açıkladı ve böylece Macron döneminde yedinci başbakan oldu.
Bu açıklama, üç ana blok arasında bölünmüş olan parlamentoda gerilimlerin artmasıyla geldi ve muhalefet partilerinin, özellikle sol partilerin, önümüzdeki günlerde hükümete güvensizlik önergesi verme tehdidi altında yeni hükümetin kaderini doğuştan tehdit ediyor.
* Bakanlar kurulunda dikkat çekici değişiklikler
Yeni hükümette, bakanlıklar düzeyinde bazı ana değişiklikler öne çıktı, bazı önde gelen bakanlar ise görevlerini korudu. Bu, Elysee Sarayı Genel Sekreteri Emmanuel Moulin tarafından Paris'te düzenlenen bir basın toplantısında açıklandı:
_ Bruno Le Maire 2017'den 2024'e kadar Ekonomi Bakanı olarak görev yaptıktan sonra Savunma Bakanlığı'na geçti.
_ Roland Lescure Ekonomi Bakanlığı'na atandı ve burada, gergin bir ortamda tasarruf planına karşı büyük zorluklarla karşılaşacak.
_ Jean-Noël Barrot Dışişleri Bakanı olarak görevine devam etti, son zamanlarda Filistin-İsrail çatışması hakkında yaptığı açıklamalar geniş tartışmalara yol açtı; "Hamas kaybetti ve teslim olmayı kabul etmelidir" dedi.
_ Bruno Retailleau İçişleri Bakanlığı'nın başında kalmaya devam etti ve yasadışı göçle mücadele konusundaki katı planlarını sürdürdüğünü vurguladı.
_ Gérald Darmanin Adalet Bakanı olarak görevine devam etti.
_ Rachida Dati gelecek yıl yolsuzluk suçlamalarıyla yargılanmasına rağmen Kültür Bakanı olarak görevine devam etti.
* Derinleşen siyasi kriz
Fransa, Macron'un geçen yıl ortasında siyasi konumunu güçlendirmek için çağrıda bulunduğu erken parlamento seçimlerinden bu yana siyasi bir duraklama içinde yaşıyor; ancak bu, son derece bölünmüş bir parlamento ile sonuçlandı ve istikrarlı hükümetler kurma görevini zorlaştırdı.
Francois Bayrou ve Michel Barnier, Le Cornu'nun öncülleri, bütçe planını geçiremedikleri için görevlerinden alındı ve bu durum siyasi krizi derinleştirdi, özellikle de ülkenin tasarruf planlarına karşı geniş protestolar yaşadığı bir dönemde, en son 13 Eylül 2025'teki gösterilerde.
* Bir sonraki adım: Hayati bir konuşma
Le Cornu'nun önümüzdeki salı günü parlamentoda genel politika konuşması yapması bekleniyor; bu, hükümeti için kritik bir test olacak ve muhalefet güçlerinden doğrudan güvensizlik önergesi verme tehdidi altında, hükümetin parlamentodan güven oyu alamaması durumunda ülkeyi yeni bir anayasal krizin eşiğine getirebilir.
Gözler önümüzdeki günlerde Elysee Sarayı ve Fransız parlamentosuna çevrilecek; Le Cornu'nun dayanma gücüne veya Fransa'daki kamu hayatının bir özelliği haline gelen siyasi duraklamayı kırmayı başaramayan başbakanlar listesine katılmasına dair artan bir beklenti var.