İsrailli Yetkililer: "Trump Planı" çerçevesinde rehine kurtarma anlaşmasının eşiğindeyiz

İsrailli üst düzey yetkililer, Pazar günü, Gazze Şeridi'nde "Hamas" tarafından tutulan rehinelerin serbest bırakılmasını garanti eden bir anlaşmaya ulaşmak için müzakerelerin ilerlediğini doğruladılar. Bu, geçen hafta Başkan Donald Trump tarafından açıklanan Amerikan barış planının ilk aşaması çerçevesindedir.

Bu bağlamda, İsrail Dışişleri Bakanı Gid'on Saar, planın ilk aşamasının özünün "İsrailli rehinelerin serbest bırakılması" olduğunu belirtti. Bugün İsrail'in, "Ocak ayındaki anlaşmadan bu yana rehinelerle ilgili bir anlaşmaya en yakın durumda olduğunu" umduğunu ifade etti.

Saar, Başkan Trump'a "Tüm rehinelerimizi evlerine geri getirmek için yaptığı büyük çabalar" için teşekkür etti ve İsrail hükümetinin "bunu başarmak için elinden geleni yaptığını, onları çok yakında geri dönerken görmeyi dört gözle beklediğini" vurguladı. İsrail'in "tüm rehineleri, ister hayatta ister ölü olarak olsun" geri getirme taahhüdünü açıkladı ve ülkesinin "Trump planının ilk aşamasını hızla uygulamak için çalıştığını ve çalışacağını" belirtti.

Planla birlikte sunulan ayrıntılı harita, stratejik bölgelerin, yani Refah, Beyt Hanun ve Filadelfi Koridoru'nun bu aşamada tamamen İsrail kontrolünde kalacağını ortaya koydu.

Haritaya göre, İsrail çekilmesinin ilk aşaması -sarı bir hatla belirtilmiştir- Gazze Şeridi boyunca kuzeyden güneye uzanacaktır. Çekilme, en kuzeydeki Beyt Hanun'dan başlayarak, Beyt Lahiya, Gazze Şehri, Bureij, Deir el-Balah, Han Yunus ve Huz'a kadar uzanarak, güneyde Refah'ın kenarlarına kadar devam edecektir. Bu kademeli çekilmenin, rehinelerin ve cenazaların serbest bırakılmasıyla eş zamanlı olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.

İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz, Trump girişimi çerçevesinde "Rehinelerin ailelerine tüm esirlerin evlerine, hayatta ve ölü olarak döneceği müjdesini verme" olasılığına dair iyimserliğini dile getirdi.

Katz, planın nihai stratejik hedefine dikkat çekerek, "Trump planının sonunda Hamas'ın silahlarının toplanması, Gazze Şeridi'nin silahlardan arındırılması ve İsrail ordusunun belirli bölgelerde yerleşim yerlerini korumak için kalması ve olası tehditlere karşı harekete geçmesi gerekecek" dedi.

Diplomatik alanda, Pazar günü, İsrail'in rehine meseleleri özel elçisi Gal Hirsch ile İsrail ve Filistin topraklarındaki Uluslararası Kızılhaç Komitesi misyonunun başkanı Julian Lerison arasında ön görüşme yapıldı.

Hirsch, "Kızılhaç daha önce ateşkes dönemlerinde rehinelerin tesliminde merkezi bir rol oynamıştır" diyerek, organizasyonun herhangi bir gelecekteki serbest bırakma sürecindeki beklenen rolüne dikkat çekti.

Aynı zamanda, Mısır'ın başkenti Kahire'de İsrail ile "Hamas" arasında dolaylı görüşmeler sürüyor. Bu görüşmeler, 48 rehinelerin teslimi üzerine yoğunlaşıyor ve bunlardan yalnızca yaklaşık 20'sinin hayatta olduğu düşünülüyor. Beklenen anlaşma, İsrail'in yüzlerce Filistinli mahkumu serbest bırakması karşılığında derhal bir ateşkes sağlamayı içermektedir.

Trump planının kesin bir zaman çizelgesi belirlemediği belirtilmektedir. Plan, İsrail güçlerinin "tutsakların serbest bırakılmasını kolaylaştırmak için üzerinde anlaşılan bir hatta çekileceğini", "tam ve kademeli çekilme koşulları yerine getirilene kadar tüm askeri operasyonların askıya alınacağını" öngörmektedir.

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, planın açıklanmasından önce ordunun "yeniden konumlanacağını, ancak Gazze'deki stratejik öneme sahip bölgeleri kontrol etmeye devam edeceğini" doğrulamıştı. Ayrıca, Cumartesi günü yaptığı bir televizyon konuşmasında, "İsrail ordusu, İsrail'in güvenliğini korumak için Gazze'nin derinliklerinde kalacaktır" diyerek, Hamas'ın silahsızlandırılmasının "ya Trump planı çerçevesinde diplomatik olarak ya da gerekirse askeri olarak gerçekleşeceğini" yinelemiştir.