Fransız Silahlı Kuvvetler Bakanlığı, "Arian" grubu ile işbirliği içinde, denizaltılardan fırlatılan nükleer balistik füze "M51"'in üçüncü versiyonunun resmi işletmeye alındığını duyurdu. Bu, 12 yılı aşkın bir süredir devam eden modernizasyon sürecinde merkezi bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Yeni füze, TNO-2 tipi nükleer başlıklarla donatılmış olup, daha uzun menzil, daha yüksek hassasiyet ve daha büyük delme kapasitesi gibi geliştirilmiş yeteneklere sahiptir. Bu, Fransız deniz nükleer caydırıcılığının etkinliğini artırmaktadır. Bu füze, en az bir tanesi okyanusun derinliklerinde kalarak, ülkenin ani bir saldırıya uğraması durumunda bile yanıt verme kapasitesini garanti edecek şekilde dört Fransız nükleer denizaltısına yerleştirilecektir.
Bu adım, Fransız nükleer cephaneliğinin modernizasyonuna yönelik sürekli bir stratejinin parçasıdır. "M51.4" adı altında bir sonraki nesil füzelerin geliştirilmesi süreci de başlamıştır ve bu füzeler daha gelişmiş özelliklerle donatılacak, gelecekte üçüncü nesil SNLE-3G denizaltılarına yerleştirilmesi beklenmektedir.
Küresel bağlamda, Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü verileri, Amerika Birleşik Devletleri'nin en büyük nükleer denizaltı filosuna (66 denizaltı) sahip olduğunu, ardından Rusya'nın (30), ardından Çin, Birleşik Krallık ve Fransa'nın 9 denizaltıya sahip olduğunu göstermektedir. Avustralya ve Brezilya gibi diğer ülkeler de bu alanda kendi projelerine başlamıştır.
Nükleer denizaltılar, uzun süre yakıt ikmali yapmadan su altında kalabilme yetenekleri, yüksek hızları ve tespit edilme zorlukları sayesinde en etkili caydırıcılık araçlarından biri olarak kabul edilmektedir. Saldırı, caydırıcılık, keşif ve istihbarat toplama gibi çeşitli görevlerde kullanılmakta, ayrıca geleneksel yollarla ulaşılması zor olan ortamlarda özel operasyonlar gerçekleştirmektedir.