Bir Çalışma, Genlerin Sosyal Medya Kullanımımız ve Psikolojik Refahımız Üzerindeki Büyük Rolünü Ortaya Koyuyor

Behavioral Genetics dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, genetik faktörlerin sosyal medya kullanımı ile psikolojik refah düzeyi arasındaki ilişkide anahtar bir rol oynadığını, yalnızca dijital platformların etkisinin olmadığını göstermiştir.

Araştırma, 6000'den fazla eşleşen ve eşleşmeyen ikiz katılımcıyı içeren Britanya ikiz kayıtları kullanılarak uluslararası bir ekip tarafından gerçekleştirilmiştir; bu da bilim insanlarının çevresel etkileri genetik faktörlerden ayırmasını sağlamıştır. Katılımcılara internet kullanım süresi, hesap sayısı ve paylaşım sıklığı hakkında sorular sorulmuş, ayrıca ruh hali, kaygı, depresyon ve hayatta anlam bulma gibi değerlendirmeler yapılmıştır.

Öne çıkan sonuçlar:

Tarayıcıda geçirilen sürenin yaklaşık %72'si genetik faktörlerle açıklanabilirken, paylaşım sıklığının %54'ü genlerle ilişkilidir ve hesap sayısının %32'si genetikle açıklanmaktadır.

Geri kalan farklılıklar, kişisel çevre ve ikizler arasında ortak olmayan bireysel deneyimlere dayanmaktadır.

“Farkındalık Refahı” (hayatta anlam bulma ve katılım) hesap sayısı ve kullanım süresi ile olumlu bir ilişki gösterirken, genel mutluluk göstergeleri ters bir ilişki sergilemektedir.

Sosyal medyada yoğun aktivite, yaşam memnuniyeti ile daha düşük bir düzeyde ilişkilidir, ancak etki bilimsel olarak zayıftır.

Yüksek refah düzeyine sahip kişiler, aynı anda birden fazla platform kullanma eğilimindedir ve paylaşım yapmaktan çok içerik takip etmektedirler; psikolojik zorlukları olanlar ise sınırlı sayıda sitede çokça paylaşım yapmaktadırlar.


Çalışma, kaygı veya depresyon eğilimlerinin internet üzerindeki davranışlarımızı şekillendiren genlerle doğrudan ilişkili olmadığını, sosyal medyaya kişiliğimizde yerleşik özellikler getirdiğimizi ortaya koymuştur.

Uyarı:

Yazarlar, sonuçları doğrulamak ve genler ile sosyal medya arasındaki ilişkiyi daha derinlemesine anlamak için ek deneyler yapılması gerektiğini vurgulamaktadır.