Suriye: Egemenlik Zorluklarıyla Yüzleşmede Diplomatik Başarılar

Yeni Suriye yönetimi, eşi benzeri görülmemiş diplomatik atılımlar gerçekleştirmeyi başardı. Uluslararası izolasyondan, Riyad ve Paris'te Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şer'ı ağırlamaya kadar, Şam, dışlanmış bir devletten kabul edilen bir bölgesel ortak haline geldi. Bu dönüşüm bir tesadüf değildi, daha büyük bir jeopolitik dönüşümün sonucuydu:
Körfez İlişkileri: El-Şer', Suudi Arabistan ve Katar'ı, projesinin ulusal ve sınır ötesi olmadığını güvence altına alarak büyük yatırımlar ve stratejik ortaklıklar için kapıyı açmayı başardı.
Kabul eden Batı: İngiltere ve Fransa, hızlı bir Avrupa açılımı başlattı, Washington ise İsrail baskıları nedeniyle temkinli bir tutum sergiledi.
Uyum sağlayan Rusya: Esad'a verilen destek mirasına rağmen, Moskova yeni gerçeklikle başa çıkmaya başladı ve Dışişleri Bakanı Şam'ı ziyaret ederek açık bir mesaj verdi.
Siyasi açılımlar sadece diplomatik söylemlerle sınırlı kalmadı, somut sözleşmelere dönüştü: Türkiye üzerinden Suriye'ye gaz sağlamak için Katar ile bir anlaşma, Lazkiye Limanı'nın yönetimi için Fransız bir anlaşma, altyapıya yönelik Suudi ve Körfez yatırımları ve bir Kuveytli şirketin Suriye telekomünikasyon şirketini satın alması için bir sözleşme.
Dış başarılarına rağmen, Şam, içte varoluşsal sorunlarla karşı karşıya: Kuzey Kürt bölgesindeki Mart anlaşması "QSD" ile kağıt üzerinde kaldı, bağımsız silahlı güçler ve yeni bir anayasa talebi artıyor.
Yeni yönetim, önceki yönetimlerin hatalarına düşerek, yönetim tabanını daraltma, muhalefet akımlarını görmezden gelme ve meşruiyeti artırabilecek devrimci güçleri dışlama hatasına düştü.
Suriye, güç seçeneği konusunda bir kavşakta duruyor: Şam, ayrılmış bölgeler üzerinde kontrol sağlamaya çalışırsa yeni bir iç savaş patlak verebilir. Ve müzakere seçeneği: belirsiz siyasi sürecin devamı, ayrılıkçı varlıkları güçlendirme riski taşımaktadır.
Yeni Suriye'nin gerçek zorluğu, uluslararası ilişkilerde değil, Suriyelileri birleşik bir ulusal kimlik altında toplayacak yeni bir sosyal sözleşme inşa etme yeteneğindedir. Diplomatik başarılar, devlet toprakları parçalanmış olduğu sürece kırılgan kalacaktır.
Şu anda Suriyelilerin karşılaştığı soru: Devrimleri sadece yüz değişikliği mi olacak, yoksa ülkenin birliğini koruyacak ve devrim hedeflerini gerçekleştirecek yeni bir sosyal sözleşme için bir başlangıç noktası mı olacak.