Suudi Arabistan ve Suriye Tarihi Bir Anlaşma İmzaladı: Yeni Ekonomik Vizyonun Detayları

Anlaşmanın en önemli maddeleri arasında, yatırımların ticari olmayan risklere karşı karşılıklı yasal koruması, her iki ülkedeki yatırımcılar için vergi ve gümrük kolaylıkları sağlanması ve yatırım anlaşmazlıklarını çözmek için uluslararası tahkim mekanizmalarının oluşturulması ile yatırılan sermayenin kârlarının transferine yönelik garantiler yer alıyor.
Anlaşma kapsamında üzerinde anlaşılan en önemli yatırım projelerinden biri, başlangıç sermayesi 24 milyar Riyal'i (6.4 milyar Dolar) aşan Suudi-Suriyeli bir yatırım fonu ve altyapı (toplam yatırımların %30'u), yenilenebilir enerji (%20), sağlık sektörü (%15), teknoloji ve iletişim (%15) ile turizm ve üretim sektörlerinde (%20) 47 yatırım projesidir.
Prens Mohammed bin Salman, Suriye ile ekonomik ortaklığı güçlendirilmesi gerektiğini, uluslararası izolasyondan sonra Suriye'nin piyasa ekonomisine geçişi için yeniden inşa kapısı olarak görmektedir.
Uygulama önündeki en önemli zorluklar, Suriye'nin yasama altyapısının daha fazla geliştirilmesi ve yatırımcıların güvenlik, yargı ortamı ve bölgesel rekabet konusundaki endişeleridir.
Gelecek vizyonu, üç aşamada şekillenecektir:
Birinci aşama: Altyapının rehabilitasyonuna odaklanma (yollar, elektrik, limanlar), ikinci aşama: Üretim sektörlerine (sanayi, tarım) yatırımlar, üçüncü aşama: Dijital ve hizmet ekonomisinin geliştirilmesi.
Bu anlaşma, Suriye ekonomisinde bir dönüm noktasıdır, ancak başarısı, Suriye'deki siyasi durumun istikrarına, yasal koruma mekanizmalarının etkinliğine ve Suudi Arabistan'ın bölgesel bir yatırım ittifakını yönetme yeteneğine bağlı olacaktır.
Riyad, bölgenin ekonomik haritasını yeniden çizmeye yönelik ilk adımı atıyor; zor denge, Suudi yatırımcıların çıkarları ile yıpranmış Suriye ekonomisinin ihtiyaçları arasında sağlanacaktır.