Rusya'nın Kamışlı'daki Askeri Varlığını Güçlendirme Hedefleri ve Sonuçları
August 12, 2025141 GörüntülenmeOkuma Süresi: 2 dakika

Yazı Boyutu
16
Rusya, Kamışlı Havaalanı'ndaki askeri varlığını altyapıyı geliştirme, insan gücünü ve ekipmanı artırma gibi bir dizi önlemle güçlendirdi. Bu hareketler, bölgenin uluslararası güçler ve yerel aktörler arasında artan gerginlikler yaşadığı bir zamanda gerçekleşiyor. Rusya'nın Kamışlı'daki güçlendirmeleri, askeri üssün genişletilmesi, uçakların konuşlanma yerinin iyileştirilmesi ve yer örtülerinin yükseltilmesi ile kendini gösterdi. Üst düzey subayların karargahı, havaalanı kapısına daha yakın, daha korunaklı bir yere taşındı. Askerlerin kalacağı alanlar genişletildi ve araçlar açık alanlardan uzaklaştırıldı. Lojistik ve askeri yetenekler güçlendirildi ve havaalanında 7/24 çalışan bir radar ile 3 helikopter konuşlandırıldı. "Suriye Demokratik Güçleri" ile koordinasyon sağlandı ve Kamışlı kırsalında, Esad rejiminin düşüşünden bu yana ilk kez ortak devriye görevleri gerçekleştirildi.
Bu adımın Rusya'nın hedefleri, Kamışlı Havaalanı'nın Türkiye ve Irak ile hayati bir sınır bölgesinde yer alması nedeniyle stratejik bir ayak sağlamayı içermektedir; bu da onu kuzey Suriye'nin derinliklerinde bir gözlem ve kontrol noktası haline getiriyor. Ayrıca, Amerikan ve Türk nüfuzunu dengelemeye odaklanıyor; zira Amerika Birleşik Devletleri "SDG"'yi desteklemekte, Türkiye ise sınırda "güvenli bir bölge" oluşturma çabası içindedir. Askeri rolün devamı ile ilgili olarak:
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, Rus üslerinin "istikrar unsuru" olduğunu ve insani yardımları destekleyebileceğini belirtti.
Beklenen tepkiler arasında, SDG'nin Rus desteğinden yararlanarak Şam ile müzakerelerdeki konumunu güçlendirebileceği yer alıyor. Türkiye, Rus güçlendirmelerini güvenlik çıkarları için bir tehdit olarak değerlendirebilir. Amerika Birleşik Devletleri, Rus genişlemesini kendi nüfuz alanlarında durdurmak için baskı yapabilir. Suriye hükümeti, Paris müzakerelerinden önceki çekilmesine rağmen, mevcut durumu kabul etmek zorunda kalabilir.
Görünüşe göre Rusya, daha önce kontrol ettiği bölgelerdeki boşluğu doldurmaya çalışıyor. Kaosun yayılmasına karşı önlem almak için konumlarını güvence altına almak konusunda dikkatli olabilir.
Rusya'nın Kamışlı'daki varlığını güçlendirmesi, Suriye'nin hala bölgesel ve uluslararası bir çatışma alanı olduğunu doğruluyor; Moskova, tüm taraflarla iletişim kanallarını açık tutmayı hedefliyor. Ancak bu hareket, rekabet eden güçlerden askeri veya diplomatik tepkilerle karşılaşacak mı?
Bu adımın Rusya'nın hedefleri, Kamışlı Havaalanı'nın Türkiye ve Irak ile hayati bir sınır bölgesinde yer alması nedeniyle stratejik bir ayak sağlamayı içermektedir; bu da onu kuzey Suriye'nin derinliklerinde bir gözlem ve kontrol noktası haline getiriyor. Ayrıca, Amerikan ve Türk nüfuzunu dengelemeye odaklanıyor; zira Amerika Birleşik Devletleri "SDG"'yi desteklemekte, Türkiye ise sınırda "güvenli bir bölge" oluşturma çabası içindedir. Askeri rolün devamı ile ilgili olarak:
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, Rus üslerinin "istikrar unsuru" olduğunu ve insani yardımları destekleyebileceğini belirtti.
Beklenen tepkiler arasında, SDG'nin Rus desteğinden yararlanarak Şam ile müzakerelerdeki konumunu güçlendirebileceği yer alıyor. Türkiye, Rus güçlendirmelerini güvenlik çıkarları için bir tehdit olarak değerlendirebilir. Amerika Birleşik Devletleri, Rus genişlemesini kendi nüfuz alanlarında durdurmak için baskı yapabilir. Suriye hükümeti, Paris müzakerelerinden önceki çekilmesine rağmen, mevcut durumu kabul etmek zorunda kalabilir.
Görünüşe göre Rusya, daha önce kontrol ettiği bölgelerdeki boşluğu doldurmaya çalışıyor. Kaosun yayılmasına karşı önlem almak için konumlarını güvence altına almak konusunda dikkatli olabilir.
Rusya'nın Kamışlı'daki varlığını güçlendirmesi, Suriye'nin hala bölgesel ve uluslararası bir çatışma alanı olduğunu doğruluyor; Moskova, tüm taraflarla iletişim kanallarını açık tutmayı hedefliyor. Ancak bu hareket, rekabet eden güçlerden askeri veya diplomatik tepkilerle karşılaşacak mı?