Yemen yeniden selin pençesinde .. Kurbanlar, yıkım ve yaklaşan sel uyarıları

Her yıl tekrarlanan trajik bir olay olarak, bu hafta başından itibaren Yemen'in bazı illerinde şiddetli yağmurlar ve taşkınlar meydana geldi ve bu durum, savaş, yoksulluk ve altyapının çöküşü nedeniyle Yemenlilerin kronik acılarına yeni bir insani felaket ekledi.

İlk raporlara göre, 12 kişi sel nedeniyle boğularak veya evlerinin çökmesi sonucu hayatını kaybetti, en az 16 kişi ise yaralandı, bunlar arasında çocuklar da var.

Ayrıca onlarca ev yıkıldı ve tam aileler yerinden edildi, kendilerini barınaksız ve yeterli yardımdan mahrum bir şekilde açık havada buldular.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), Hodeidah ve Hajjah illerinde 180 ailenin etkilendiğini açıkladı ve ekiplerinin acil yanıt operasyonları gerçekleştirmek için hızla harekete geçtiğini, bu operasyonların temel insani yardımlar sağlamak ve zararları değerlendirmek amacıyla yapıldığını belirtti.

Ayrıca, etkilenenler için geçici barınma ve gerekli malzemelerin sağlanması için çabaların devam ettiğini vurguladı.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), ülkenin batı ve orta kesimlerinde sonbahar mevsiminin zirvesinde eşi benzeri görülmemiş bir yağmur dalgası olabileceği konusunda uyardı.

Örgüt, Sa'dah'dan kuzeyde İbb ve Taiz'e kadar uzanan bölgelerde, doğal ortalamaların üzerinde 300 mm'yi aşan yağış miktarları beklediklerini öngördü.

Örgüt, İbb, Taiz, Hajjah, Sa'dah illerini ve Sardud, Beni Qays, Ramah, Haradh vadilerini yüksek riskli bölgeler olarak sınıflandırdı ve yıkıcı sel ve toprak kaymalarının meydana gelme olasılığına karşı uyardı; bu durum, köyleri tamamen izole edebilir ve çiftçilerin ve çobanların hayatını tehdit edebilir.

FAO, 113 bin hektardan fazla tarım arazisinin sel riski altında olduğunu ve bunun Yemen'deki toplam ekili arazinin yaklaşık %8'ine denk geldiğini belirtti.

Çiftçilere ve çabalara, suya gömülü vadileri geçmemek, hayvanları yüksek alanlara taşımak ve tarımsal drenaj kanallarını güçlendirmek gibi acil önleyici tedbirler almaları çağrısında bulundu.

Yemen hükümeti, Aden'de Başbakan Salim bin Breyk başkanlığında bir acil toplantı düzenleyerek, alçak basıncın etkilerini ve felaketle başa çıkmak için acil önlemleri tartıştı.

Toplantıda, doğal felaketler ve iklim değişikliği ile mücadele çabalarını koordine etmek için bir ulusal acil durum merkezi kurulması kararlaştırıldı.

Bin Breyk, sel yataklarındaki düzensiz yapılaşmanın felaketleri artıran en önemli nedenlerden biri olduğunu vurgulayarak, çevresel riskleri dikkate alan güvenli yapı planlarının benimsenmesi gerektiğini belirtti.

Ayrıca, hayatları ve mülkleri korumak için çabaların iki katına çıkarılması ve saha çalışmalarının güçlendirilmesi çağrısında bulundu.

İklim felaketleriyle başa çıkmanın, acil durum planları ile uzun vadeli stratejileri bir araya getiren bütüncül bir ulusal vizyon gerektirdiğini belirtti; bu, uluslararası kuruluşlarla çevresel ve toplumsal koruma programlarının finansmanı ve uygulanması için koordinasyonun iyileştirilmesini içermektedir.

Zararlar, Aden, Lahij, Hadramut, Şebve, Hodeidah ve Sana'a illerini kapsadı; sel, onlarca kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden oldu, ayrıca altyapıda büyük kayıplar ve mülteci kamplarında geniş yıkımlar meydana geldi.

Binlerce aile, hükümetin ve insani kuruluşların hızlı yanıt verme kapasitesinin sınırlı olması nedeniyle barınaksız kalma riskiyle karşı karşıya.

FAO, diğer insani kuruluşlarla birlikte, sürekli su seviyeleri izleme, güvenli içme suyu sağlama, sağlık hizmetleri sunma ve gıda ve ilaç teminini sağlama gibi bir ulusal acil durum planı hazırlanmasının gerekliliğini vurguladı.

Ayrıca, erken uyarı sistemlerine yatırım yapılması ve sel direncini artıracak altyapının geliştirilmesi çağrısında bulundu; bu önlemlerin yokluğunun, gelecek herhangi bir yağmur dalgasını katlanarak artıracak bir felaket haline getireceği konusunda uyardı.

İklim uzmanları, Yemen'deki durumun karmaşık bir insani krizin derinleşmesine işaret ettiğini, doğal felaketlerin siyasi ve yaşam krizleriyle iç içe geçtiğini belirtmektedir.

Evlerini veya geçim kaynaklarını kaybeden aileler, zaten altyapı zayıflığı ve insani finansman eksikliği çeken bir ülkede, aşırı yoksulluk ve gıda güvensizliği riskiyle karşı karşıyadır.

Bu karamsar manzara altında, Yemenlilerin hayatı gökyüzünün merhameti, sınırlı imkanlar ve daha fazla felaket ve kurbanları önlemek için acil yerel ve uluslararası harekete ihtiyaç arasında askıda kalmaktadır.