Amerikan Kongre Üyesi İbrahim Hamada'nın Şam'a Ziyaretinin Anlamları ve Hedefleri

August 11, 2025162 GörüntülenmeOkuma Süresi: 2 dakika
Amerikan Kongre Üyesi İbrahim Hamada'nın Şam'a Ziyaretinin Anlamları ve Hedefleri
Onlarca yıl aradan sonra bir ilki gerçekleştirerek, Amerikan Kongre Üyesi İbrahim Hamada, Kudüs'ten Şam'a geldi. Burada Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şer' ile Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ve Maliye Bakanı Muhammed Yaser Berne ile görüştü. Hamada'nın "tarihi" olarak nitelendirdiği bu ziyaret, Amerikan-Suriye ilişkilerinde yeni bir kapı açıyor ve Suriye'ye yönelik Amerikan politikasındaki değişimleri sorgulatıyor.
Ziyaretin en önemli gündem maddesi, kaybolan ve Amerikan vatandaşlarıyla ilgili dosyaydı. Hamada, Cumhurbaşkanı Şer' ile birlikte 2013 yılında IŞİD tarafından kaçırılan Amerikalı aktivist Kayla Mueller'ın cenazesinin iadesini görüştü.
Hamada, Temmuz ayından bu yana huzursuzluk yaşayan Süveyda iline insani yardım ulaştırmak için güvenli bir koridor oluşturulmasını talep etti.
Hamada, Suriye hükümeti ile İsrail'in Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Fas ve Sudan gibi birkaç Arap ülkesiyle imzaladığı Abraham Anlaşmaları'na katılımı hakkında görüştü.
Ayrıca, Suriye'nin "seyrini düzeltmesi" ve tüm bileşenlerin (Hristiyanlar, Dürziler, Kürtler, Aleviler) haklarını güvence altına alan bir devlet inşa etmesi gerektiğini vurguladı.
Hamada, Amerikan Başkanı Donald Trump'ın Suriye'ye yönelik bazı yaptırımları hafifletme kararını destekledi ve Kongre'nin Suriye hükümetinin Washington'a olan taahhütlerine uyumunu izleyeceğini belirtti, özellikle insan hakları ve terörle mücadele konularında.
Maliye Bakanı ile yaptığı görüşmede, iki taraf mali sektörün reformu ve gelecekteki işbirliği fırsatlarını tartıştı. Suriye Bakanı, ikili ilişkilerin özellikle ekonomik alanlarda iyileşeceği konusunda iyimserliğini dile getirdi.
Bu ziyaret, onca yıl sonra Kudüs ile Şam arasında doğrudan bir Amerikalı üst düzey yetkilinin yaptığı ilk ziyaret olduğu için önemlidir ve Amerikan politikasında olası bir değişimi işaret ediyor.
Washington'un, henüz resmi olarak tanımadığı yeni Suriye hükümeti ile potansiyel bir ortak olarak hareket ettiğini gösteriyor.
Ziyaret, Süveyda'daki gerilimin artması ve İsrail saldırılarının ardından gerçekleşiyor, bu da Amerikan tarafının durumu yatıştırma isteğini gösterebilir.
Suriye'nin "Abraham Anlaşmaları'na" katılım çağrısı, İsrail ile normalleşme çabasını yansıtıyor.
Washington, Şam'ın insani durumu iyileştirme taahhüdünde bulunmasını, İran ve silahlı milislerle işbirliğini durdurmasını ve azınlıkların haklarına saygı göstermesini istiyor.
Olası zorluklar ve senaryolar açısından, İsrail, güvenlik garantileri olmadan herhangi bir Amerikan-Suriye yakınlaşmasına itiraz edebilir.
İran ve Rusya, özellikle Amerikan-Suriye işbirliği kendi nüfuzlarını tehdit ederse durumu izleyeceklerdir.
Ekonomik kriz, Şam'ı Batı'ya acil bir ihtiyaç içinde bırakıyor, ancak stratejik ittifaklarından ödün vermek istemiyor.
Amerikan-Suriye ilişkilerinin geleceği açısından, bu ziyaret başarılı olursa, büyükelçiliklerin yeniden açılması veya insani yardımların artırılması yönünde adımlar görebiliriz.
Eğer başarısız olursa, Washington sıkı yaptırım politikalarına geri dönebilir, özellikle ihlallere dair raporlar devam ederse.
İbrahim Hamada'nın Şam'a ziyareti cesur bir adım, ancak bu ilk adım olarak kalıyor. Başarısı, Suriye hükümetinin Washington'un taleplerine ne kadar yanıt vereceğine ve Amerikan Kongresi içindeki baskılara bağlı.

Haberi Paylaş