Ukrayna için güvenlik garantileri, Amerika ve Avrupa arasındaki anlaşmazlığı patlak veriyor

Amerikan Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Ukrayna'ya güvenlik garantileri sunma konusunda tartışmalı iki öneri sunduktan sonra Avrupa ülkeleri liderleri arasında geniş bir tartışma başlattı. Bu gelişme, Rusya-Ukrayna savaşını sona erdirmek için karmaşık müzakereler sürerken yaşandı. Bu bilgiyi Ukraynalı "Zerkalo Nedeli" gazetesi kaynaklarına dayanarak aktardı.

Gazeteye göre, Vance'ın ilk önerisi, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) anlaşmasının beşinci maddesine benzer şekilde, Ukrayna'ya doğrudan askeri yardım sunmayı önerdi. Bu yardım yalnızca silah sağlamayı değil, aynı zamanda Kiev yeni bir saldırıya uğrarsa Amerikan askeri birliklerinin konuşlandırılmasını da içeriyordu.

Bu öneri, kaynaklara göre, mevcut Avrupa liderlerinin moralinde belirgin bir düşüşe neden oldu; çünkü bu düzeyde askeri taahhütte bulunmaya hazır değillerdi.

İkinci öneri ise, Ukrayna ordusunun 350.000 ile 400.000 asker arasında bir büyüklüğe ulaşmasını sağlamayı öngörüyordu; ancak Amerika Birleşik Devletleri bu projeyi finanse etme taahhüdünde bulunmayacaktı.

Bunun yerine, Washington, Avrupa ülkelerine silah satmaya devam edecek ve bu ülkeler Ukrayna'ya bu silahları taşıyacaklardı.

Ancak bu senaryo, maliyetinin yüksekliği nedeniyle de geniş bir Avrupa rahatsızlığıyla karşılandı.

Çarşamba akşamı Fox News ile yaptığı bir röportajda, Vance, Ukrayna için güvenlik garantilerinin, savaşın sona erdirilmesine yönelik devam eden müzakerelerdeki ana konulardan biri olduğunu, bunun yanı sıra Rusya'nın kontrol altına almak istediği toprak meselesinin de bulunduğunu vurguladı; bu topraklar arasında hala Rusya'nın kontrolü dışında kalan bölgeler de var.

Vance, "Gerçekten de hala iki büyük soru var: Ukrayna'nın bir daha işgal edilmemesini nasıl garanti ederiz? Ve Rusya'nın kontrol etmek istediği bölgeler hakkında ne olacak?" diyerek, müzakerelerin görünüşte basit, ancak özünde son derece karmaşık olduğunu ekledi.

Rusya'nın şu anda Ukrayna topraklarının yaklaşık beşte birini kontrol ettiğini ve Donbas bölgesinin tamamını ilhak etme talebinde bulunduğunu, ancak henüz Ukrayna birliklerini tamamen çıkarmayı başaramadığını hatırlatmak gerekir.

Amerikan Başkanı Donald Trump, birden fazla kez, olası bir barış anlaşmasının Moskova ve Kiev arasında toprak değişimi içerebileceğine dair ipuçları vermişti; bu durum, Ukrayna tarafından şiddetle reddedildi ve ülkenin egemenliği ile toprak bütünlüğüne bağlı olduğu vurgulandı.

Bu bağlamda, Vance, röportaj sırasında Rusya Başkanı Vladimir Putin ile telefonla birkaç kez görüştüğünü, onu "Amerikan medyasının tasvir ettiğinden daha sakin" olarak tanımladığını söyledi ve "Putin, söylentilerin aksine son derece temkinli ve ihtiyatlıdır" dedi.

Trump ise, bir uzlaşma sağlamak için çabalarını sürdürüyor; geçen hafta Putin ile Alaska'da bir zirve gerçekleştirdi ve ardından Beyaz Saray'da Ukrayna Başkanı Volodymyr Zelensky ve birkaç Avrupa lideri ile bir araya gelerek üç yıldan fazla süredir devam eden savaşı sona erdirmek için ortak bir zemin bulmaya çalıştı.

Vance, Rus ve Ukrayna başkanları arasında doğrudan bir toplantının önemli bir adım olabileceğini belirterek, "Bu müzakerelerin özüdür - Ukraynalılar güvenlik garantileri istiyor, Ruslar belirli toprakları kontrol etmek istiyor" dedi.