Psikologlar, sırların saklanmasının ruh ve beden sağlığı üzerinde ağır bir bedel taşıdığını belirtiyor.
Amerikalı psikoloji profesörü Dr. Noam Shpancer'ın yayınladığı son makalede, sırların saklanmasının birey üzerindeki etkisine odaklanıldı. Araştırmalar, sırların korunmasının sadece sessizlikten ibaret olmadığını, sürekli zihinsel bir çaba gerektirdiğini ve genel sağlığı olumsuz etkileyebileceğini gösterdi.
Bazı sırlar zararsız görünse de, zihinde tutulmaları saklayan kişiyi büyük ölçüde etkiler. Özellikle kişisel davranışlar veya duygusal isteklerle ilgili sırlar söz konusuysa, bu durumda sürekli bu sırlar üzerinde düşünmek ruhsal bir yük haline gelir, izolasyon ve belirsizlik duygularını artırabilir.
Araştırmalar, sırlar üzerinde sürekli düşünmenin stres ve depresyona neden olabileceğini, hatta insan zihninin genellikle çözülemeyen sırlara öncelik verdiğini gösterdi.
Uzmanlar, sırları açığa vurmanın gerçek bir şifa aracı olabileceğini belirtiyor, çünkü bunun ruhsal yükü hafifletmeye yardımcı olduğunu söylüyorlar.
Araştırmacılar, sırlarımızı yakın ve empatik kişilere açıklamanın ruh sağlığını iyileştirmede etkili bir yöntem olduğunu ve depresyonla mücadelede etkili bir mekanizma olduğunu belirtiyorlar.
En önemli soru şudur: İnsanlar neden sırlarını saklarlar, negatif etkilerine rağmen? Cevap, insan doğasının, ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkilere rağmen gizliliği tercih etmesinden kaynaklanmaktadır.