Stratejik bir adım olarak, Suriye'de gıda güvenliğini güçlendirmeyi ve ekonomik canlanmayı teşvik etmeyi amaçlayan Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Suudi Kral Salman İnsani Yardım ve İşler Merkezi ile 5 milyon dolarlık bir ortaklık anlaşması imzaladı. Anlaşma, Suriye'nin sekiz iline dağılmış 33 ekmek üretim biriminin yeniden rehabilite edilmesini hedefliyor.
Anlaşma, Avrupa İnsani Forumu'nun yan etkinliğinde imzalandı. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Direktörü Achim Steiner, "Ekmek, çoğu Suriyeli için temel gıdadır ve sürdürülebilir üretiminin sağlanması, ülkedeki gıda güvenliğinin geri kazanılmasına yönelik hayati bir ilk adımdır" dedi. Steiner, "Suriye'deki iyileşme çabalarını desteklemek için Suudi Kral Salman İnsani Yardım Merkezi ile ortaklığımızı genişletmeyi dört gözle bekliyoruz, özellikle 14 yıldan fazla süren bir savaşın ardından" diye ekledi.
Steiner, bu girişimin, uzun süren çatışmanın etkileriyle mücadele eden topluluklarda yeniden yapılanma ve sürdürülebilir kalkınma çabalarını destekleme konusunda taraflar arasındaki ortak taahhüdü yansıttığını belirtti.
Projenin, fırınlara 13 yeni üretim hattı kurulması ve günlük ekmek üretim kapasitesinin 265 tondan 473 tona çıkarılması gibi ileri düzeyde sivil işleri içereceği belirtildi. Bu hatlar, ekmek kalitesini tutarlılık, temizlik ve besin değeri açısından artırmaya yardımcı olacaktır.
Proje, içeride yerinden edilmiş kişilerin, dönenlerin ve en kırılgan nüfusun yoğun olduğu bölgelere doğrudan 1.4 milyon kişiyi hedefleyerek genişletilecek. Proje, Şam kırsalı, Deraa, Suveyda, Lazkiye, Humus, Humeymim, Deyr ez-Zor ve Halep'te yer alan bölgeleri kapsayacak.
Projenin 14 ay içinde tamamlanması bekleniyor ve 350 fırıncıya iş imkanı sağlayacak şekilde profesyonel olarak eğitilecekler. Rehabilitasyon sürecinde, ekmek üretimindeki herhangi bir eksiklik, tedarik kesintisini önlemek için yanı başındaki fırınların desteklenmesiyle telafi edilecektir.
Bu proje, Suriye'de yerel geçim kaynaklarının geri kazanılmasına ve sosyal ve ekonomik canlanmanın sağlam bir temel oluşturulmasına yönelik dönüm noktası niteliğindedir, yerel toplulukların dayanıklılığını artırarak gelecekteki zorluklarla başa çıkma kapasitelerini güçlendirmektedir.