Libya'daki siyasi bölünmeyi yansıtan yeni bir gelişmede, Muhammed Tekalâ, dün gerçekleşen oylama oturumunda Yüksek Devlet Konseyi Başkanlığı için üçüncü dönemini kazandığını açıkladı ve oturuma katılan 95 üyenin 59'unun oyunu aldı.
Ancak sonuç sakin geçmedi, rakibi Halid El-Muşri'nin sert bir şekilde reddiyle karşılaştı. El-Muşri, oturumun meşruiyetini tamamen sorgulayarak sonuçların yasal gerekliliği olan çoğunluğu sağlamadığını belirtti.
Yokluğunda olan El-Muşri, oylama sürecini "meşruiyete aykırı" olarak nitelendirdi ve toplantının geçerli olabilmesi için gerekli olan yasal üye sayısının en az 91 olması gerektiğini belirterek sonuçlarının geçersiz ve tanınmaz olduğunu iddia etti.
Buna karşılık Ulusal Birlik Hükümeti Başkanı Abdulhamid El-Debiye, Tekalâ'nın yeniden seçilmesini kutladı ve oylamanın Yüksek Konsey üyelerinin birliğini ve iradesini yansıttığını belirterek Tekalâ'yı El-Muşri'ye karşı desteklediği bir durumu yansıttığını belirtti.
Bu seçim turu, Tekalâ ve El-Muşri arasındaki çatışmayı yeniden alevlendirdi. Geçen yıl başlayan bir çatışma, her birinin Konsey başkanlığındaki yasallığını korumasıyla başladı.
Tekalâ kendisini yasal olarak seçilmiş bir başkan olarak görürken, El-Muşri yenilgiyi kabul etmeyerek Konseyi liderliğini sürdürme konusundaki haklılığını savunuyor.
Gözlemciler, bu çatışmanın devam etmesinin Yüksek Devlet Konseyi'ni zayıflatabileceğini ve özellikle anayasa süreci ve beklenen seçimlerle ilgili görüşmelerde kritik rolü nedeniyle Libya'daki en önemli siyasi kurumlardan biri olan Konseyi zayıflatabileceğini belirtiyor.
Bu bölünme aynı zamanda ülkenin süregelen siyasi krizini aşmak için geniş bir uzlaşıya ihtiyaç duyduğu hassas bir zamanda Konseyin parçalanmasına yol açabilir.
Bu sahnede dikkat çeken nokta, tarafların Abdulhamid El-Debiye hükümetine yönelik tutumlarındaki farklılıktır,
El-Muşri'nin parlamento ile işbirliği yaparak yeni bir birleşik hükümet kurma fikrini desteklerken, Muhammed Tekalâ genel seçimler yapılana kadar El-Debiye'nin iktidarda kalmasını tercih ediyor.
Bu anlaşmazlık siyasi bölünmeyi derinleştirir mi, yoksa Libya'nın yıllardır yaşadığı kaos ve bölünmeleri sona erdirecek geniş kapsamlı seçimlere yol açacak yeni bir uzlaşma sürecini hızlandırır mı?