İran, füze programına kısıtlamaların getirilmesini reddediyor ve Avrupa'nın önlemlerini "hukuksuz" olarak nitelendiriyor

İran Ulusal Güvenlik Konseyi, bugün Salı 2 Eylül, ülkenin füze programına herhangi bir kısıtlama getirilmesini kabul etmeyeceğini açıkladı ve bu, uluslararası yaptırımların yeniden uygulanmasını öngören "tetik mekanizması"nın devreye alınması yönündeki Avrupa tutumuna bir yanıt olarak değerlendirildi.
İran'ın yanıtı, "Avrupa üçlüsü"nün geçen hafta BM Güvenlik Konseyi'ne yaptırımların "hızlı geri dönüş mekanizması"nın devreye alındığını bildirmesi üzerine geldi ve bu durum Tahran'ın öfkesini tetikledi. Avrupa açıklamasına göre, mekanizmanın devreye alınması, İran'ın Birleşmiş Milletler müfettişlerinin üç nükleer tesise geri dönmesine izin vermemesi ve "yaklaşık 400 kg %60 zenginleştirilmiş uranyum hakkında kesin bilgi sunmaması" ve "Washington ile yeni bir nükleer anlaşmaya ulaşmak için doğrudan ve yapıcı müzakerelere katılmaması" nedeniyle gerçekleşiyor.
Bu duruma yanıt olarak, İran Parlamentosu Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi sözcüsü İbrahim Rızaei, "Fransa nükleer anlaşmazlığı aşmakta" ve "İran'ın füze programına kısıtlamalar getirmek istiyor" diyerek, Batı'nın çabasının "İran'ı gücünden yoksun bırakma" amacı taşıdığını belirtti. Rızaei, resmi "Tesnim" ajansına yaptığı açıklamada, "Silahlı kuvvetler ülkeyi güçlü ve kararlı bir şekilde savunuyor" dedi.
Fransa Dışişleri Bakanlığı, "BM yaptırımlarının Tahran'a hızlı geri dönüş mekanizmasının yeniden devreye alınması kararının İran tarafına bir mesaj olduğunu" açıkladı. Bakanlık kaynakları, "Al Arabiya" kanalına yaptıkları açıklamada, "tetik mekanizmasının" arkasındaki mesajın "Avrupalıların uygun bir çıkış yolu bulmak istedikleri" olduğunu belirterek, "tetik mekanizmasının (snapback) devreye alınmasının, diplomasi için hâlâ bir yer olduğunu gösterdiğini, çünkü yaptırımların bir ay süre geçmeden yürürlüğe girmeyeceğini" ifade etti. Ayrıca, "İran'ın bu süre dolmadan müzakere masasına dönmesini umuyoruz" dedi.
İran Parlamentosu, geçen Ağustos ayında, "Batı'nın dayatmalar politikası"nı veya nükleer programdan vazgeçmeyi reddettiğini açıklamıştı. 2015 yılında İran ile Batılı güçler arasında imzalanan nükleer anlaşma, Birleşmiş Milletler'in Tahran'a karşı kullanabileceği "yaptırımların yeniden uygulanması" veya "tetik mekanizması" olarak bilinen bir süreci öngörüyordu.