Mısır, Uluslararası Adalet Divanı'ndaki kritik sözlü savunma oturumunda Filistin halkının haklarını güçlü bir şekilde savundu, İsrail'in işgal altındaki topraklardaki uygulamalarının uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiğini ve dönüş hakkını engellemeyi ve güç kullanarak yeni bir gerçeklik dayatmayı amaçladığını uyardı.
Mısır heyeti, Uluslararası Hukuk ve Antlaşmalar Dairesi'nden Yardımcı Dışişleri Bakanı Büyükelçi Hatem Abdulkader liderliğinde, İsrail'in işgali sadece askeri kontrolü temsil etmediğini, aynı zamanda Filistinlileri topraklarından sürmeyi ve temel yaşam koşullarından yoksun bırakmayı amaçlayan planlı politikalar içerdiğini açıkladı.
Heyet, İsrail'in uyguladığı ciddi ihlallerin uluslararası insancıl hukuk ilkeleri ve insan haklarına aykırı olduğunu ve Filistin topraklarının fiili ilhakı için geniş kapsamlı bir planın parçası olduğunu, Knesset yasaları ve İsrail liderlerinin açıklamalarıyla desteklendiğini vurguladı.
Savunma, Filistinlilerin kaderlerini belirleme hakkına odaklandı, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimlerini topraklarında sağlama haklarını vurguladı ve UNRWA'nın yetkisini zayıflatma ve finansman kaynaklarını kurutma girişimlerini reddetti.
Heyet ayrıca İsrail'in 2023'ten bu yana "Tahliye Emirleri" adı altında zorla tahliye operasyonlarını sürdürdüğünü belirtti ve bu operasyonların Filistinlileri yaşamın en temel unsurlarından yoksun bırakan yerlere zorla yerlerinden ettiğini açıkladı.
Mısır'ın suçlamaları ayrıca İsrail'in Gazze'de abluka ve açlığı silah olarak sivillere karşı kullandığını, sınırların kasıtlı olarak kapatıldığını ve gıda, su, yakıt ve tıbbi malzemelerin girişini engellediğini içeriyordu.
Heyet, İsrail'in Gazze'ye yönelik vahşi saldırısının kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere 52 binden fazla sivilin ölümüne, altyapının sistematik olarak yok edilmesine ve insani ve tıbbi sektör çalışanlarının hedef alınmasına yol açtığını belirtti.
Sunumunun sonunda heyet, İsrail'in işgalinin uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve İsrail'i zararı tazmin etmeye ve derhal Gazze'ye uygulanan ablukayı kaldırmaya, yardımların tüm sınırlardan girişini kolaylaştırmaya, BM Güvenlik Konseyi Kararı 2735'in derhal uygulanmasını sağlamaya ve Filistinli sivillere kapsamlı bir yardım planı sağlamaya zorlayan bir danışma görüşü yayınlamasını talep etti.
Heyet, BM ve ajanslarının faaliyetlerini engellemeden kaçınılması gerektiğini, özellikle Rafah geç