Mısır .. Müslüman İmamların İsrail ile İşbirliği Yaptıkları Gerekçesiyle Vatandaşlıktan Çıkarılması Talepleri

Veçhile eski Mısır Vakıflar Bakanlığı müsteşarı ve İslam yazarı Şeyh Saad el-Feki, Avrupalı imamlar heyetinin İsrail'e ziyaretini "tam teşekküllü bir suç" olarak nitelendirdi.



Televizyonda yaptığı açıklamada şunları söyledi: "İslam'ı iddia edenlerin, çocukları, kadınları, yaşlıları öldüren, Filistin'i işgal eden işgalciye şer'i bir örtü sağlamaları ne yazık ki".

El-Feki şunları ekledi: "İmamların ziyareti onları zaman ve mekan boyunca takip edecek lanet olacak, vatandaşlıklarının ellerinden alınması ve yargılanmaları için ülkeleri çağırıyorum" dedi.

Bu "rezil" eylemin gerçekliği değiştirmeyeceğini vurgulayarak, "Siyonistler ne kadar beyazlatmaya çalışsalar da, onlar nefret edilen ve kanla lekelenmişlerdir.. Normalleşme suçtur ve onların İslam dininin ilkelerine bağlı kalmaları daha uygun olurdu" dedi.

El-Feki alaycı bir şekilde şöyle sordu: "İmamlar işgal altındaki Mescid-i Aksa hakkında Siyonistlerle konuştular mı? Öldürülen çocuklar ve can veren kadınlar hakkında onlarla konuştular mı?" diyerek, ziyareti "ucuz bir bedele vicdan satışı" olarak nitelendirdi.

Mısır'daki dini kurumlar, Avrupalı imamların İsrail'e yaptığı ziyarete sert bir şekilde saldırdı ve El-Ezher, ziyaret eden "Avrupalı imamlar" olarak kendilerini tanımlayanların İslam'ı ve Müslümanları temsil etmediklerini belirtti.

Perşembe günü yayımlanan bir açıklamada El-Ezher Şerif, "Avrupa imamları liderliğindeki Hasan Şalgumi'nin başkanlığında işgal altındaki Filistin topraklarına yaptıkları ve işgalci Siyonist rejimin lideriyle görüşmeleri hakkında, ziyaretin "dinler arası diyalog ve hoşgörüyü pekiştirmeyi amaçladığını" iddia ettiklerini, Filistin halkının soykırımdan, eşi görülmemiş saldırılardan, katliamlardan ve masum insanların 20 aydan fazla süren sürekli öldürülmesinden bahsetmediklerini belirtti.

Bu bağlamda, Mısır Cumhuriyeti müftüsü Nâzır Muhammed Ayad, "Din adamları olduğunu iddia eden bir grup tarafından gerçekleştirilen ve 'din adamları' olarak kendilerini pazarlayan, vicdanlarını ucuz bir bedelle satan, dinin örtüsü altında yalan ve iftira ile süslenen bu tür 'kınanmış' ziyareti büyük bir üzüntüyle izlediğini" söyledi.