Bağh-e-Gulm turistik bölgesi Keşmir'de korkunç bir trajediye sahne oldu, en az 26 turistin hayatını kaybettiği ve 36 kişinin yaralandığı, aralarında ciddi vakaların da bulunduğu kanlı bir saldırı gerçekleşti. Dört silahlı saldırganın ziyaretçi kalabalıklarına yönelik gerçekleştirdiği bu saldırı, Hindistan yetkilileri tarafından son yıllardaki sivil halka karşı yapılan en şiddetli saldırı olarak nitelendirildi ve binlerce turistin her yaz doğanın tadını çıkarmak için ziyaret ettiği bir mekân, kan ve dehşetin sahnesine dönüştü.
Olayın ilk saatlerinde, kurban sayısıyla ilgili çeşitli güvenlik kaynakları arasında çelişkili haberler dolaştı. Ancak "Associated Press" ajansının yüksek rütbeli polis memurlarına dayandırdığı bilgilere göre, sonunda en yüksek sayı olan 26 ölüye ulaşıldı. Saldırıda rastgele ateşli silah kullanıldı ve turist kalabalığının yakınındaki bir yerden gerçekleşti, bu da bu katliama sebep oldu.
Henüz kurbanların vatandaşlıkları açıklanmamışken, bilinmeyen silahlı bir grup, sosyal medyada yayınladığı bir bildiriyle saldırıyı üstlendi, ancak motivasyonları veya kimlikleri hakkında daha fazla detay vermedi.
Cemmu ve Keşmir bölgesi başbakanı Umer Abdullah, olaya ilişkin, bölgedeki sivil halka yönelik son yıllardaki saldırılardan çok daha büyük olduğunu belirterek, yetkililerin kurban sayısını hala belirlemeye çalıştığını doğruladı.
Siyasi açıdan, Hindistan İçişleri Bakanı Amit Shah, büyük endişesini dile getirerek, olayın sonuçlarını tartışmak ve güvenlik önlemlerini artırmak için acil bir güvenlik toplantısı düzenlemek üzere hemen Keşmir'e gitme kararı aldı. Washington'da, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'a olayın detayları aktarıldı ve Beyaz Saray sözcüsü tarafından "terörist ve vahşi bir saldırı" olarak nitelendirildi. Daha sonra Trump, resmi bir açıklama yaparak, Hindistan'ın bu "korkunç eylemi" gerçekleştirenleri adalet önüne çıkarmasına tam destek verdi.
Saldırı, Keşmir'de şiddetin yeniden artma endişelerini gündeme getirdi ve bölgesel ve uluslararası kınama dalgasına neden oldu, bölgede şok ve üzüntü hakim olduğu bir ortamda yerel yetkililerin soruşturmasının devam ettiği bir zamanda.