Libya'nın başkentini sarsan şok edici bir olayda, Libya kaynakları, Cumhurbaşkanlığı Konseyi'ne bağlı Stabilizasyon Desteği Birimi lideri ve "Ghniwa" lakabıyla tanınan Abdulghani Al-Kikli'nin, Trablus askeri bölgesine bağlı "444. Tugay Savaşı" karargahında bilinmeyen silahlı kişiler tarafından ateş açılması sonucu öldürüldüğünü doğruladı.
Olay, 12 Mayıs Pazartesi akşamı gerçekleşti ve sosyal medyada yayılan videolar, Kikli ve beraberindekilerin kanlar içinde ve silahlı kişiler tarafından çevrili olarak dehşet verici sahnelerini gösterdi.
Kikli, 2021'de Stabilizasyon Desteği Birimi liderliğini üstlenen ve Trablus'ta etkili bir kişi olan biriydi. Bu birim, hükümet binalarını ve yetkilileri koruma yetkisine sahip geniş yetkilere sahip olup askeri operasyonlara da katılmaktaydı.
Daha önce Kikli, "Merkezi Güvenlik" milislerinin lideriydi ve çeşitli güçlerle çatışmalara girdi, en ünlüsü 2014'teki "Libya Şafak" operasyonuna katılmasıydı.
Bazı kaynaklar henüz resmi olarak haberi doğrulamamış olsa da, Kikli'nin ölümü, Trablus'un çeşitli bölgelerinde silahlı çatışmaların patlak vermesiyle aynı zamana denk geldi. Bu çatışmalarda silahlı milislerle Ulusal Uzlaşı Hükümeti'ne bağlı birimler arasında çatışmalar yaşandı.
Misrata, Zaviye ve Zentan'dan başkente doğru ilerleyen milislerin askeri hareketleri tespit edilmiş ve bu çatışmaların genişlemesi ve yayılması konusunda geniş çapta endişe yaratmıştır.
Trablus, Pazartesi gecesi patlama sesleri ve silah sesleriyle yankılandı ve sosyal medyada çatışmaların başlangıcını belgeleyen videolar paylaşıldı.
Gerginlik artarken, Ulusal Uzlaşı Hükümeti İçişleri Bakanlığı, vatandaşların güvenliğini sağlamak için evlerinde kalmaları çağrısında bulunan acil bir açıklama yayınladı.
Askeri tarafların başkentteki hareketliliği devam ederken, bu tırmanış, Libya'daki iç durumu hala etkileyen siyasi durgunluğun hüküm sürdüğü hassas bir dönemde gerçekleşti, bu da güvenlik durumunu karmaşıklaştırmaktadır.
Birleşmiş Milletler uyarılarına göre, bu çatışmalar devam ederse önümüzdeki günlerde şiddetin artması beklenmektedir.
Bu olaylar, Libya için siyasi çözümlerin hala yokluğunda olduğu kritik bir dönemde meydana gelmektedir ve kriz taraflarının tırmanışı durdurma ve uzlaşma sağlama yönündeki uluslararası çağrıları görmezden gelmesiyle birlikte gelmektedir.