Bugün sabah Kudüs'ün kuzeyinde meydana gelen silahlı saldırının ardından, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, "Ramot Mahallesi" kesişimindeki olay yerini ziyaret etti ve saldırının gerçekleştiği otobüs durağının yakınında bulundu.
Nadir bir saha operasyonu ziyaretinde bulunan Netanyahu, İsrail'in "teröre karşı savaşta olduğunu" duyurdu ve yanıtın her zamankinden daha sert olacağını vurguladı.
* Netanyahu, saldırı yerinden yaptığı kısa açıklamada şunları söyledi:
"Gazze'de, Kudüs'te ve diğer alanlarda savaş halindeyiz ... Saldırganların ailelerini uzaklaştıracağız ve daha sert önlemler alacağız".
Netanyahu, İsrail güçlerinin saldırganlara yardım veya destek veren herkesi tutuklamak için çalışacağını ve onları "nerede olurlarsa olsunlar" takip edeceklerini belirtti. Son saldırının izole olmadığını, aksine birden fazla cephedeki bölgesel bir tırmanışın parçası olduğunu ifade etti.
* Çok Cepheli Savaş
Netanyahu, İsrail'in Gazze, Yemen ve Lübnan'ı kapsayan "çok cepheli bir savaşla" karşı karşıya olduğunu belirtti ve bu saldırıları gerçekleştiren grupların doğrudan İran tarafından desteklendiğini vurguladı.
Bu arada, Başbakan, güvenlik gerilimleri nedeniyle bugün daha önce bir duruşmaya katılmaktan muaf tutulmasına izin veren İsrail Yüksek Mahkemesi'ne sert bir eleştiride bulunmayı da ihmal etmedi ve güvenlik kararlarının seçilmiş hükümetin elinde kalması gerektiğini, mahkeme salonlarında değil dedi.
* Ben Gvir: "Tüm İsraillileri Silahlandıracağız"
Öte yandan, İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, tonunu artırarak, İsrailli vatandaşları geniş bir şekilde silahlandırma çabasında bulunacağını açıkladı ve şunları söyledi:
"Tüm İsraillileri kendilerini korumak için silahlandıracağız".
Filistinli mahkumlar için de doğrudan bir tehditte bulunarak, hükümetin onların tutukluluk koşullarını iyileştirmeyeceğini belirtti ve şunları söyledi:
"Cezaevleri ve tutukluların durumunu iyileştirmeyeceğiz. Kolaylıklar dönemi sona erdi".
* Saldırının Arka Planı
Bugün sabah meydana gelen saldırı, çok sayıda yaralanmaya yol açtı ve bölgede büyük bir güvenlik alarmına neden oldu. Kudüs ve diğer bölgelerde güvenlik önlemlerinin sıkılaştırılması yönünde İsrail'den çağrılar yapıldı.
Bu gelişmeler, birden fazla cephedeki güvenlik ve siyasi gerilimlerin belirgin bir şekilde artmasıyla birlikte, durumun herhangi bir anda patlak verme korkusunu artırıyor.